Hoş geldin ya şehr-i Ramazan!
Elhamdulillah, Rabbimiz bizleri Ramazan'a ulaştırdı. Ümmetin her bir parçası, Ramazan'a bambaşka hallerde giriyoruz: kimimiz bu sene Ramazan ayını daha feyizli geçirmeyi umarak, kimimiz ilk orucunu tutmanın heyecanını yaşayarak, kimimiz vatanından uzaklarda, muhacir olarak, kimimiz şehid olarak... Herkes başka bir derdin başka bir hayatın ucundan tutmuştu Ramazan'a kadar. Yine o ucundan tuttuğumuz yaşamları sürdüreceğiz elbet ama bir fark olacak. Bir Müslüman olduğumuzu iyice kanıksayacağız ister istemez bu ayda. Ezanlar daha net duyulacak, Kuran aslında günlük hayatımızda hak ettiği yeri en azından bu ay bulacak inşallah. Fakat belirgin bir değişiklik de cereyan ediyor her geçtiğimiz Ramazan. Artık Müslüman olmamıza rağmen, Bakara 185. ayette değinilen hasta-yolcu olma şartını bile sağlamadığımız halde orucu terk ediyoruz. Hava sıcak, ben dayanamıyorum, kan şekerim düşüyor gibi sözleri gittikçe sık duyduğumuz gibi, bazen bir mazeret bile uydurma gereği duymuyoruz...